bir pazar kahvaltısı...

0
Kimse üzerine hiçliklerini giymemiş…içi dışında herkesin… yüzlerde maske yok… şaşırtıcı bir ferahlık var her yerde… cohen çalıyor yine belli belirsiz… bazen acaba sadece zihnimde mi çalıyor diye düşündüğüm olmuyor değil hani… bu parçayı seviyorum diyorum yanımdakilere… bakıyorlar yüzüme ve devam ediyorlar uğraştıkları her ne ise… ben ise dudaklarımı büzerek ıslığa benzer bir ıslaklıkla cohene eşlik ediyorum… adım hüzün benim… tepeden tırnağa kahra boyanmış bedenim… bir tek göbek üstüm hariç… o zaman annem kocaman kırmızı bir çarpı yapmıştı göbeğimin hemen üstüne… tıpkı o şarkıdaki gibi… kadın oldun artık demişti… besin kaynağım hüzün benim… her giden bedende bedeni değil umudumu yitiriyorum… geceleri kalkıp hiçbir zaman yollayamadığım mektuplar yazmam da bu yüzden… kayıp ruhlara, hiç bedenlere yazıyorum… umutsuzca sabahı bekliyorum… kimse üzerine her şeyini giymemiş… dışına geçmiş içindekiler… yüzlerde belli belirsiz bir gülümseme… şaşırtıcı bir rahatlık var üzerlerinde… çok değil az bir zaman sonra herkes tekrar olması gerektiği gibi olacak ve kalabalığa karışacak…

No Response to "bir pazar kahvaltısı..."